Dünya tarihinin ilk uygarlıklarının ortaya çıktığı bölgelerden biri olan Mezopotamya; Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir bölge olarak tanımlanmaktadır. Bu bölgede İlk Çağ’dan beri çeşitli uygarlıklar yaşamıştır; bu noktayı medeniyetlerin beşiği yapmıştır. Bölgeye hakim olan ülkeler sırasıyla Sümerler, Babilliler, Akadlar, Asurlular, Elamitler, Makedonya Krallığı, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar olarak tanımlanmaktadır. Artık Irak, Suriye, Türkiye ve İran sınırları içindeki toprakları da kapsıyor. Sınırı net olarak çizilmeyen Mezopotamya bölgesi siyasi bir sınır olarak görülmese de; coğrafi bölge olarak tanımlanmıştır.

Mezopotamya kelimesinin anlamı eski Yunancaya dayanmaktadır. “Meso” ve “Potamos” kelimelerinin birleşiminden doğar; Daha sonra küresel oldu. Aynı zamanda Mezopotamya kelimesi Farsça, Arapça ve Süryanice’de “iki nehir arası” anlamına gelmektedir. Süryanice Beit Nahrin, Farsça Miyan Rudan, Arapça Beynel Nahrin adlarının verildiği bir bölge olarak tanımlanmaktadır.

Mezopotamya olarak tanımlanan bölge kesin sınırlara sahip olmamakla birlikte en genel anlamda Fırat ve Dicle arasındaki bölge olarak ifade edilebilir. Bu bölge kuzeydoğu Suriye, güneybatı İran, güneydoğu Türkiye ve Irak’ın çoğunu içerir. Aynı zamanda kuzeyde güneydoğu Toros Dağları, güneyde Basra Körfezi, doğuda Zağros Dağları, batıda Suriye Çölü ve Arap Çölü bulunmaktadır.

Mezopotamya Tarihi

İncil’de Nuh’un gemisinin Babil bölgesinin yakınına demirlediğini söyleyen benzer bir anlatım var ve İslami tefsir, Nuh’un gemisinin tüm sellerden sonra yıkıldıktan sonra Babil’in Kuwali bölgesinde demirlediğini söylüyor. Bu olaydan sonra ilk insan toplumu Mezopotamya’da ortaya çıkmış, insanlığın doğuşu ve ardından yeryüzündeki uygarlıklar ortaya çıkmıştır. M.Ö. MÖ 6000’den sonra tarlaların sulanması ve şehirlerin savunulması ve korunması, Mezopotamya’da ilk uygarlığın, daha sonra şehir olan yerleşim yerlerine, daha sonra şehir olan yerleşim yerlerine çitler dikerek eski sakinlerin elleriyle oluşmasına neden oldu. Buradaki yerleşimler (Tal-Khal, Uruk) ve Sümerler, kültürün burada yayılmasından sorumluydu.

Mezopotamya dili

Medeniyetlerin çeşitliliği ve çeşitliliği nedeniyle birçok dil ülkeden geçer, başlangıçta Sümer dili orijinal dildi. Fakat iki nehir arasında Sümer dili bilim, devlet ve din alanlarında insanlar tarafından korunmuştur. İnsanlar onu Sümer’de tapınakların içinde kullandılar ve buluş, çivi yazısı olarak bilinen kama yöntemi kullanılarak yazıldı.

Mezopotamya Uygarlığı Teknikleri

Ülke, tekstil endüstrisinin yanı sıra bakır fabrikaları, elektrik lambaları, sulama, çeşitli depolama yöntemleri gibi özellikle metal endüstrisinde birçok buluşa imza atmış ve bakır ve altını ilk kullanan Mezopotamya olmuştur. Bir süre sonra demir ve kalıbı kullanarak binaların dekorasyonunda kullanmaya başladılar, ayrıca demir, tunç ve bakırı cephaneliğe getirdiler ve çeşitli hançer, mızrak ve gürz yapımında uzmanlaştılar.

Mezopotamya, M.Ö. farklı halkların yaşadığı, en önemlileri
1 – Sümerler:
Dicle ve Fırat’ın ortak rotası boyunca, Basra Körfezi’nin ağzından başlayıp Fırat’ın devamı yönünde batı yönünde kaldılar. Kuzeyde, araştırmacılar bu bölgeye ilk olarak Sümerlerin yerleşip yerleşmediğini kesin olarak bilmiyorlar.
2 – Samiler: Sümer bölgesinin kuzeyinde yaşadılar ve bölgeleri Akkad olarak biliniyordu.
3- Asuriler: Akkad’ın kuzeyinde, Dicle ve kollarının suları ile sulanan dört şehirde, yani Asur, Arbala, Kalah, Ninova ve bu bölgeye güneyden gelenler ve olmayanlar tarafından karıştırılan Asurlular’da yaşıyorlardı. Güneyden Sami kabileler. Batı ve Kürtler.

Mezopotamya Şeriat Kanunları:
Akademisyenler Mezopotamya hukukunun kaynaklarını, yasadışı kaynaklar ve yasal kaynaklar olmak üzere iki tür kaynağa ayırırlar.
1. Yasama dışı kaynaklarla ilgili olarak, birincisi özel ve özeldir; Bildiğiniz gibi, grubun sabit üyeleri, zorladıkları belirli davranışlara bağlı kalırlar. Mezopotamya toplumlarında, hem kabilesel gelişme aşamasında hem de bu aşamaların altında, kabile aşamasında, hukukun üstünlüğünün tek kaynağı gelenekti.
2. İçtihat. Mezopotamya’daki ikinci yasama dışı kaynak olan bu ülkenin, yüksek olgunluk ve kristalleşme derecesine sahip bir yargı sistemi getirdiği bilinmektedir.
3- Mevzuat: Mevzuat, araştırmacıların hukuk sistemini anlamalarına ve özelliklerini tanımlamalarına yardımcı olan en önemli yazılı hukuk kaynaklarından biridir. Toplumun elde ettiği kentleşme derecesine uygun gördüğü sosyal davranış kuralları.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here